Arıcılık NON GMO Kriterleri

Esas olarak tüm gıda maddeleri eser miktarda genetiği değiştirilmiş organizma içermektedir. Bu bakımdan bal da bir miktar genetiği değiştirilmiş organizma içermektedir. Avrupa Birliği ülkelerinde ve diğer gelişmiş ülkelerde genetiği değiştirilmiş organizma etiketleme yasaları için belli eşikler tespit edilmiştir. Buna göre yüzde 0,9’dan fazla GDO içeren tüm gıda maddelerinin GDO içeriklerinin, etiketlerde beyan edilmesi gerekmektedir.

Arıcılık NON GMO Kriterleri

Bu kapsamda olmak üzere balın GDO’suz bir gıda olarak tanımlanması veya etiketlenmesi gerekli bulunmamıştır. Çünkü baldaki GDO’lar bu eşiği asla geçememektedir. Bu kapsamda bal, diğer birçok gıda gibi tamamen GDO’suz olmayabilir, ancak birçok gelişmiş ülke tarafından belirlenen standartlara göre GDO’suz bir gıda maddesidir. Bu yüzden saf balın GDO’suz bir diyete dahil edilmesi uygun görülmektedir.

Kısaca bal, NON GMO etiket programına girmemektedir. GDO’suz bir gıda maddesi olarak sınıflandırmak için herhangi bir sertifikasyon gerekmemektedir. Buna rağmen bazı firmalar, biraz da pazarlama stratejisi olarak gördükleri için, balın, bağımsız kuruluşlar tarafından NON GMO olarak belgelendirilmesini tercih etmektedir. Ancak GDO içermediği belgelendirilen bal, sertifikasız diğer saf ballardan üstün kabul edilmemelidir.

Diğer taraftan tüm bal arısı yem alanlarını izlemek veya GDO’suz bir yem bölgesi oluşturmak gerçekçi değildir. Arılar hem çok uzak mesafelere gidebilmekte, hem de komşu arılar GDO’suz olarak belirlenen bölgeye girebilmekte ve GDO’lu polenleri buradaki ürüne dağıtabilmektedir. Yani arı yem alanlarını izleyerek GDO’ların baldan çıkarılması mümkün değildir.

Arılar balı bitki nektarından üretmektedir. Bal bir gıda maddesidir, bitki değildir ve bilinen hiçbir genetiği değiştirilmiş bal arısı türü yoktur. Bal, laboratuvarda yapay olarak işlenmiş bir gıda da değildir. Baldaki polen miktarı yaklaşık yüzde 0,1-0,4 arasıdır ve ortalama olarak baldaki polen yaklaşık yüzde 0,2 protein içerir. GDO izleri sadece proteinde bulunabilir. Bu yüzden baldaki herhangi bir GDO izi, belirlenen yüzde 0,9 eşiğinin çok altında kalmaktadır.

Kuruluşumuz sağlıklarına bilinçli olarak önem veren insanların yanında olmak ve onların ihtiyaç duyacağı gıda maddelerini seçmelerine yardımcı olmak amacı ile sorumluluk duygusu ile hareket etmekte ve üretici firmaların bu yöndeki çabalarını kanıtlamalarına destek olmaya çalışmaktadır.