NON GMO Kapsamına Girmeyen Ürünler

Genetiği değiştirilmiş organizmalar topluma birçok potansiyel fayda sunarken, bir yandan da bunlarla ilgili potansiyel riskler, özellikle gıda sektöründe tartışmaları körüklemektedir. Uzmanların bir kısmı da GDO’lu ürünlerin insan sağlığına getireceği tehlikeler konusunda şüpheci davranmaktadır. Örneğin, genetik manipülasyonun, ürünlerin alerjenik özelliklerini potansiyel olarak değiştirme tehlikesinden endişe duyulmaktadır. Bazı GDO’lu ürünlerin iyileştirilmiş sağlık yararları konusundaki söylemlerin inandırıcı olmasını sağlayacak yeterli kanıtlar henüz yoktur. Bu arada GDO’lu sivrisineklerin ve başka canlıların çevreye salınması da endişeleri arttırmaktadır. Genetiği değiştirilmiş ürünlerin hızla yayılıyor olması ve bu genlerin doğal floraya yayılması, böcek ilacına dirençli süper böceklerin olası evrimini tetikliyor olabilir.

NON GMO Kapsamına Girmeyen Ürünler

Genetik biyoloji alanındaki çalışmalar daha çok yeni sayılmaktadır. Geçmişi en fazla 1970’lere uzanmaktadır. Genetiği değiştitilmiş ürünlerin ve bileşenlerinin uzun vadede ne etkileri olacağı konusunda henüz araştırmalar tamamlanmış değildir. Durum böyle olunca tüketiciler arasındaki endişeler ve belirsizlikler devam etmektedir.

Genel olarak NON GMO belgelendirme çalışmalarının kapsamına girmeyen ürünler şunlar olmaktadır:

  • Yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde kontrol edilen maddeler
  • Klonlanmış olan veya soyları ve türevleri dahil olmak üzere genetiği değiştirilmiş hayvanlar, bu hayvanlardan elde edilen gübre ve sentetik biyoloji ürünleri gibi yasaklı girdiler ve içerikler
  • Ülkemizde satışı yasaklanmış ürünler
  • Bazı ilaçlar ve tıbbi ürünler
  • Canlı hayvanlar
  • Sentetik pestisitler

Bugün için NON GMO kapsamına giren başlıca ürünler, soya fasulyesi, mısır, yonca, papaya, kanola, pamuk, şeker pancarı, yaz kabağı, elma, patates ve pirinçtir. Bu sayılan bitkiler GDO’lu olarak üretilmektedir ve GDO’lu ürünlerin yüzde 99’unu teşkil etmektedir. Ancak bu ürünlerden elde edilen bileşenler de dikkate alınırsa GDO içeren gıda maddelerinin sayısı oldukça fazladır.

2000’li yıllar ile birlikte Avrupa Birliği ülkelerinde katı GDO etiketleme yasaları uygulanmaktadır ve bu yöndeki endişeleri önemli ölçüde gidermektedir. Ülkemizde de NON GMO etiketleme programı bu amaca hizmet etmektedir.

Kuruluşumuz sağlıklarına bilinçli olarak önem veren insanların yanında olmak ve onların ihtiyaç duyacağı gıda maddelerini seçmelerine yardımcı olmak amacı ile sorumluluk duygusu ile hareket etmekte ve üretici firmaların bu yöndeki çabalarını kanıtlamalarına destek olmaya çalışmaktadır.